Yeraltı Mezarlığına Girdik, Şimdi İse Çıkamıyoruz Hikayesi
Onlar beş arkadaştı. Kendilerini macera peşinde koştururken bulmuşlardı ve bugün de yeni bir maceraya hazırlanıyorlardı. Bir arkadaşları, son günlerin popüler oyunlarından birine kaydolmuştu: “Yeraltı mezarlığı kaçış odası”.
Ekip, mezarlığın kapısından geçerek yeraltına indi. Tüyleri diken diken eden bir hisse kapılmışlardı, ama heyecanları da az değildi. Gözleri ilk önce karanlıkta gezindi, sonra hızla etraflarına bakmaya başladılar. Yüksek tavanlı, karanlık tüneller ve odaya dağılmış pek çok kemik vardı. Korku ve merakla, ilk görevlerine başlamak için acele ettiler.
Yaklaşık yarım saat sonra, arkadaşlarını bir sürpriz bekliyordu. Birdenbire kapılar kilitlendi ve etrafta ışık kalmadı. Karanlıkta yolculuk yapmaktan korkan biri için bu gerçekten de korkunç bir durumdu. Odayı araştırmaya devam ettiler, ama her yerde sadece karanlık ve sessizlik vardı.
Birkaç saat boyunca, aralarında telefonlarından ışık tutarak bir yol aramaya çalıştılar. Ancak her kapı kapalıydı ve hiçbir çıkış yolu yoktu. İçeride vakit geçtikçe, arkadaşları arasındaki gerilim arttı. Kimse nasıl kurtulacağına dair bir fikir sunamıyordu.
Birkaç gün boyunca, arkadaşlar açlık ve susuzlukla mücadele ettiler. Etraflarında ölen farelerin kokusu ağırlaştı. Ama ne yaparlarsa yapsınlar, kapıyı açacak bir çözüm bulamadılar. Sonunda bir arkadaşının cep telefonu çekmeye başladı ve dışarıdan yardım istemek için ulaşmaya çalıştılar.
Nihayetinde, olay duyuldu ve polis ekipleri arkadaşları kurtarmak için harekete geçti. Kapılar açıldığında, arkadaşlar özgürlüklerine kavuşmuşlardı. Ama içeride geçirdikleri günlerin acısı ve korkusu, onları uzun bir süre rahatsız edecekti.
Artık, arkadaşlar arasındaki ilişkilerin düzelmesi zaman alacaktı. Olay, onların hayatlarını sonsuza kadar değiştirmişti. Bu hikaye, kaçış oyunlarının ne kadar gerçekçi olabileceğine dair bir uyarı niteliğindedir.